28 Ocak 2010 Perşembe

Değişim Zamanı


Fenerbahçe'de bir şeylerin değişme zamanı gelmedi mi? İstikrarlı olma bahanesiyle yanlışlardan dönülmüyor. Takımın en büyük sorunlarından biri oyuncuların maç seçip özellikle deplasmanlarda yokları oynamasıyken halen kadro gamsız Brezilyalılarla dolduruluyor. Kulübün bünyesi mi kabul etmez artık acaba Güney Amerikalılardan başkasını? Yoksa Alex Nobre'ye pas verir, Anelka'ya vermez uygulaması mı işler? Ben kombinemi satttım, paramı kasaya koydum, insanlar maça gelse de gelmese de olur, seyirciyi yine stada çekmek için bir şey yapmam anlayışı ne kadar sağlıklıdır?

Türkiye'deki yönetimlerin hepsinin ortak özelliği tutarlılık. Prensip diye bir şey sadece transfer görüşmelerinde prensipte anlaşma şeklinde var. Bir şeye ihtiyaç duyulduğu hissediliyorsa sadece ona yönelik bir karar alınıp gerisi hiç düşünülmüyor. Kantarın topuzu hep ağır kaçıyor.

Fenerbahçe'de Brezilyalılar biraz tuttu mu, devamını getirelim, Brezilyıların eksikliklerini ve takımdan götürdüklerini düşünmeden.

Takımın kondüsyon sorunu mu var. Alman antrenör getirelim. Antrenörle oyuncular arası sorun mu var. Genç daha yumuşak başlı bir adam getirelim. Yabancı teknik direktör tutmadı mı, camianın çocuğunu getirelim.

İstikrar dediğin şey tutarlı kararlar alınarak ve çok boyutlu düşünülerek sağlanır sağlanır.

2 yorum:

  1. Ekonomik olarak dünyanın en rahat kulüplerinden biri olan Fenerbahçe’nin “ben kombinemi sattım gerisi beni ilgilendirmez” mantığında olduğunu düşünmek sığ düşüncedir. Sportif anlamda başarısı tartışılabilir, ama kulübün en önemli spor dalı futbol bünyesinde istikrarlı bir düzen kurmak adına hamleler yapan, her radikal değişikliğin kaçınılmaz olarak getireceği sancılı süreçlere göğüs geren başkan Aziz Yıldırım’a acımasızlık yapılmaması gerekir. Takımın mücadele eden bir takım hüviyetine girmesini, maç seçmemesini Aziz Yıldırım’dan daha çok isteyen ve bu amaçla daha çok çalışan biri var mıdır? Yanlışları olduğu aşikardır ve bunlar söylenebilir ama eleştiri yaparken kantarın topuzunu iyi ayarlamak gerekli. İstikrarsızlığını eleştirirken, istikrarsızlığı savunmaya benzer Aziz Yıldırım’ın gitmesini istemek.

    YanıtlaSil
  2. ben burada Aziz Yıldırım gitsin demedim ki. Sadece istikrarlı olacağım diye yanlışlarından dönmesi uzun sürüyor
    bkz. Tanjevic-arkasında başka hesaplar yoksa neden gönderilmiyor ki, istikrar diye bir şey mi kaldı basketbol takımında

    52bin kişilik stad yapmışsın, sadece Galatasaray maçında doluyorsa stad bu işte bir yanlışlık vardır, kale arkası tribün bileti 55 lira olur mu bu memlekette, hiç mi şu tribünler daha fazla dolsa diye düşünülmüyor.

    Neresi sığ düşünce bunun anlamadım

    YanıtlaSil