14 Mart 2010 Pazar

Haftanın ardından

- Cumartesi Chelsea-West Ham maçında Malouda şov vardı. Chelsea de her zamanki gibi son derece akıcı bir futbol oynuyordu. Bu kadro halen Mourinho'nun kurduğu kadro ama oynadığı futbol o zamandan çok farklı. Tuttuğum takım böyle oynasın canımı yesin lafını galip gelemediği maçlarda da geçerli kılıyor bu seneki Chelsea, sezon başından beri silik kaldıkları maç yok.

- Bugün Fulham karşısında Manchester United da çok iyiydi. Bugünkü maçı da izlerken tuttuğum takımın bir gün Şampiyonlar Ligi'ni kazanması hayalimin ne kadar ulaşılmaz bir hayal olduğunun bir daha anladım. Bu takımlar başka bir şey oynuyorlar.

- Fenerbahçeli olsam her halde takımda artık Güney Amerikalı futbolcu görmeye dayanamazdım. Bir zamanlar Galatasaray'daki Tamas-Petre-Bratu faciasından sonra Chivu ile Mutu gelse bile bünye kabul etmezdi o Rumenleri, o kadar illallah denmişti.
Fenerbahçelilere illallah dedirten takım üstündeki umursamazlığı yazın yeni Brezilyalılar alarak giderecek sanırım Fenerbahçe. Dentinho da gelsin. Teknik direktör de ya Scolari ya Luxemburgo olsun. Yabancı sınırlaması da kalkarsa tüm takım Brezilyalı olsun. Tercüman Samet sadece basın toplantılarında görev yapsın.

- Ankaragücü geçen seneki Kocaelispor gibi. Ayaklar gitmiyor işte yaştan, yavaşlıktan, iştahsızlıktan. Nasıl maç kazanacaksın? Şansları Ankaraspor'dan sonra büyük ihtimal D.Bakır'ın da otomatikman düşecek olması. Artık geri kalanlar arasında sonuncu da olmasınlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder