7 Temmuz 2009 Salı

Transfer gündemi

Transfer sezonu Türkiye'de çok hareketli değil bu sene. Hala Mehmet Topuz transferini konuşuyorlar futbol programlarında. Türkiye'deki kulüpler futbolcuyu bir yatırım aracı değil de sansasyon aracı olarak kullandıkları için hem dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceği paralar teklif ediyorlar, hem de geri dönüşü olmayacak bonservis bedelleri veriyorlar.

Her halde hayatı boyunca tutarlılık, pazarlık yeteneği gibi şeylerden nasibini almamış Yıldırım Demirören parası neyse verelim kimsenin altında kalmayalım mantığıyla hareket edip Beşiktaş'ın parasını ortaya saçıyor. Delgado, Nobre gibi adamlara 2 milyon Euro'nun üstünde para veriyorsun, üstüne müzmin sakat Nihat için Villareal'in hayal bile etmediği bir para ödüyorsun, sanki bulunmaz Hint kumaşıymış gibi Ferrari'nin karısına televizyonlarda iş ayarlanacak diye haberlerin çıkıyor. Parayı şimdilik cebinden veriyorsun da hibe de etmiyorsun ki. Kimse çıkıp hesap da sormuyor, seçim zamanı geldiğinde kimsede meydana çıkacak güç bırakmıyorsun. Aynı siyasetteki gibi koltuğa bir oturan sittin sene bırakmıyor.

Galatasaray'ın geçen sene en önemli eksikliklerinden biri süratli futbolcusu olmamasıydı. Bir tek Baros vardı biraz. Şimdi Keita geldi. Süratli de şahsi futboluyla biraz saç baş yoldurtabilir. Bu arada 28 yaşında bir adam için 7 milyon Euro ödenir mi, kulüp Galatasaray olunca soru işareti. En kötü ihtimalle bir Meira şansı yaşar Galatasaray ve elinden çıkarabilir bir süre sonra. Daha güzeli tozu dumana katması olur. Ben futbolcunun değeri maksimumdayken elden çıkarmak gerektiğini düşünürüm. Bu konuşmalar farazi tabii.

Galatasaray'ın kadrosu geniş değil. Kenardan gelip oyunu değiştirecek, Arda, Kewell, Baros'u dinlendirecek adam pek yoktu geçen sene. Mehmet Güven girdi hep oyuna kenardan ve taraftarın her seferinde tepesi attı. Bu gidişat yine onu gösteriyor.

Fenerbahçe'ye gelince garip bir şekilde beklentiler ve hedefler küçültüldü sanki. Buna medya da uydu ve eski transfer bombaları çılgınlığı yaşanmıyor. Fenerbahçe'nin ne gibi bir planla hareket ettiğini pek kestiremiyorum. Sezon başlayınca göreceğiz ve genelde Daum takımları gibi fazla rotasyonsuz bir takım izlenecek.

Trabzonspor'a da Hugo Boss hayırlı olsun. Hani kimseyi bulamadık da bu adamı getirdik havası bundan iyi yaratılamazdı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder